sakin göllerin kuğusuyduk,
salınarak suyun yanağında
yarılan ekmeğin buğusuyduk
gözüm yaşarıyor yüreğim kanıyor
olmasaydı sonumuz böyle
biri saksımızı çiğneyip gitti,
biri duvarları yıktı
camları kırdı ,
fırtına gelip aramıza serildi
biri milyon kere çoğaltıp hüzünleri,
her şeyi kötüledi
bizi yaraladı ,
biri şarabımızı döktü,
soğanımızı çaldı
biri hiç yoktan vurdu kafeste kuşumuzu
ciğerim yanıyor
yüreğim kanıyor
olmasaydı sonumuz böyle
gözüm yaşarıyor yüreğim kanıyor
olmasaydı sonumuz böyle
dağlarda çoban ateşiydik,
dolanarak mavzer yatağında
ceylanın pınara inişiydik
göğsüm daralıyor,
yüreğim kanıyor
olmasaydı sonumuz böyle
birer yolcuyduk
aynı ormanda kaybolmuş
aynı çıtırtıyla ürperen birer serçe.
hep aynı yerde
karşılaşırdık tesadüf bu,
birer tomurcuktuk
hayatın kollarında,
birer çiğ damlasıydık bahar sabahında
gül yaprağında,
dedim ya hiç yoktan susturuldu şarkımız
göğsüm daralıyor,
yüreğim kanıyor
bitmeseydi bizim ögkümüz böyle
göğsüm daralıyor, yüreğim kanıyor
olmasaydı sonumuz böyle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.