Öne Çıkan Yayın

yan yan yan

18 Ağustos 2015 Salı

haydi dedim






filiz filiz harelendim 
dağlara uymak için 
kan gölünde kurulandım 
hayatı duymak için 
kavgalara kuyulandım 
sabaha varmak için 
kavgalara kuyulandım 
sabaha varmak için. 

"kekik kokusu duydum 
kekik kokusu koynunda huysuz gecenin 
uyandım birdenbire 
haydi dedim yüreğim gidelim bu şehirden 
bu şehir koparmak istiyor beni özlemlerimden 
yorgunum; 
çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var 
yine de yaşamaktan duyduğum mutluluğun tadına 
düşmanlarım ulaşamazlar..." 

katarlar gelir geçer bir geceden bir geceye 
yüreğim yare yare iz bırakır bin acıya 
gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya 
gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya. 

denizlerde dalgalandım 
taşları oymak için 
doruklara sevdalandım 
ışığa doymak için 
ırmaklarda durulandım 
dağları duymak için 
ırmaklarda durulandım 
dağları duymak için. 

bir kuş çiz yavrum yüzüme gözyaşınla 
bir kuş tel tel kirpiklerim kanat olsun 
bir kuş çırpınan kalbi dudağımda 
bir kuş yavrum sıcaklığın beni bulsun. 
bahar gelmiş balam benim 
bahar gelmiş dayanmış 
dalda yaprak bebeciğim 
suda köpük uyanmış 
kuzulara özenmiş kızım benim 
körpe sesler dinlenmiş 
ay ışığında yanmış yavrucuğum 
onun için beyazmış. 

şarkılar gelir geçer 
bir heceden bir heceye 
yüreğim yare yare 
yankılanır bin acıya 
gün olur ufalanır 
karanlıklar bin parçaya 
gün olur ufalanır 
karanlıklar bin parçaya.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.